15 Kasım 2017
İSİMSİZ MAİLCİLER SİZE'DE YAKIŞMADI
Yaygın gazetelerde köşeyazarların kendilerine gönderilmiş küfürlü mesajlardan duydukları rahatsızlıkları yazılarında dile getirdiklerini okurdum.

 

Ne gerek var diye eleştirdiğim konuların başındaydı bu yazılar.

 

Önemsemek değer vermektir diye düşünürdüm.

 

Ama gelin görün ki aynı sorunla karşılaşınca Nasrettin Hocanın fıkrası aklıma geldi.

 

Ayağı kırılan hocanın benim halimden ayağı kırık biri anlar diye dilden dile dolaşan fıkrasıyla bu işin üstatlarına haksızlık ettiğimi anladım.

 

Samimi olmak gerekirse  küfürlü mail atanları ciddiye almaları pek de hoşuma gitmezdi.

 

Bir yazı yazdım. Onlarca küfürlü mail aldım.

 

Yazımı bir daha gözden geçirdim acaba haddimi aşarak o yazımda hakaret mi ettim diye ?

 

Birkaç kere okudum. Yazımı okuttum. Samimi bir eleştiriden başka bir şey yoktu.

 

Kantaşoğlu’nun yaptığı konuşmanın eleştiriyi hak ettiğini düşündüm ve eleştirdim. Hepsi bu.

 

Sanki bizim küfürbazlar pusuya yatmış gibi içlerindeki bütün kinlerini bana kustular.

 

Herkes kendine yakışanı yapar.

 

Yazımın arkasındayım.

 

Sayın Kantaşoğlu’nun Bekir Kaya’yı ziyaretinde “Vanlı olmaktan utanıyorum”  konuşmasını yanlış bulduğumu ve Kantaşoğlu’na yakışmadığını söylüyorum.

(Neden utandığını açıklamasını istiyorum ki bende yanlış anladıysam yanlışımı düzelteyim.)

 

Bol küfürlü mailleri kimler atar

 

Acizler

Düşkünler

Yamuklar

Yalakalar

Büzüşükler

Ve düzüşükler vs diye uzatabilirsiniz.

 

Kim neden hakaret maili atar.

 

Çocukluğundan beri kötü bir aile ortamında yetiştiği için

 

Aldığı eğitimin kendisine olumlu bir kişilik katmadığı için

 

Yalakalık mesleğinin kendisine birkaç kuruş para kazandırdığı için

 

Adamcılık oyunun da rollerinin hep kötü karakteri oynadığı için

 

Başka neden dolayı hakaret maili atabilir:

 

Ya korkak olduğundan, yada sizin yazdığınız yazının doğruluğu o insanları rahatsız ettiğinden.

 

Konuşurken sınırını bilmeyip ipin ucunu kaçıran insanlara sınırını hatırlatan bir insanın çıkmasından .

 

Bu güne kadar eleştirenlere hep kulaklarını kapattıklarından .

 

Doğruları göremeyecek kadar kör olduklarından.

 

Cevap :

 

Bir—Güya bendeniz hep birilerinin kapısında bekler ona haber taşırmışım

 

Sayın …… Benim dik duruşumu en iyi bilen eleştiri yazısı yazdığım şahsin yakınlarıdır.

 

 

İki—Bir insanı eleştirmek için aynı seviyede olmak gerekiyormuş ?

 

Sayın……..Siz başka insanları kendinizle kıyaslama hatasına niye düşüyorsunuz ki. Siz kendinizi o beyefendiyle aynı seviyede görmeme hakkını kulla bilirsiniz saygım var.

Benim seviyemi ölçmek size mi kaldı ?

 

Üç—Benim yazdığım yazıda şahsa hakaret varmış da oda bana hakaret edermiş ?

 

Sayın………Benim hiçbir insana hakaret etme gibi bir lüksüm yok. Ve aldığım ailem terbiyem buna asla müsaade etmez.

Yazıyı bir daha okuyun. Eleştiri ayrı bir şey hakaret ayrı bir şeydir. Buna dikkat etmenizi isterim.

 

Dört—Bol küfürlü mesaj sahipleri sizlerde bir şeyler yazmak isterdim ama

Bir şeyler yazacaktım ama Kardeşim Refik müdahale etti.

 

İftira atanlara ne demeli :

Büzüşük diyebiliriz. 

Kendim uydurdum.... Ama uydu gibi.

 


      

Yorum Ekle



M.SALİH GEÇKEN
Copyright, 2017 © M. Salih Geçken - Kisisel Web Sitesi