04 Aralık 2017
VAN’IN EN BÜYÜK SORUNU ÇELİK Mİ? BAŞKASI MI?
Siyaset Bilimci, Gazeteci -Yazar Ömer Turan’ın sosyal medyada Van’la ilgili bazı paylaşımları dikkatten kaçacak gibi değildi….

Van’da şu an pekte etkinliği olmayan Hüseyin Çelik’i güncel sorun diye aktarması…
Güncel sorunun gündem değişikliğiyle korunması gibi bir şey…


&&&
Van’ın son 20 yıllık sosyo-politik, sosyo psikolojik azda olsa sosyo-ekonomik  değişim ve dönüşümünü biliriz…
Günahı ve sevabıyla Çelik’in Van dönemi kapanalı yıllar oldu…
Zamanında çok konuşuldu…Çok tartışıldı…
Çelik şu an ne konuşuluyor. Nede tartışılıyor...
Çünkü Hüseyin Çelik’in şu an kentin sosyo-psikolojik deviniminde etkinliği kalmadı da ondan...
 
&&&

Sayın Ömer Turan sosyal medyada ‘Hüseyin Çelik’in Van’daki etkinliği kırılmazsa,  Van’da hep HDP kazanır’ diyorsunuz ya.…
Bu bilgi ‘Güncel’ değil…
O dönem, sevap ve günahlarıyla Allah’a havale edileli yıllar oldu.
Güncel darbeler o kadar yoğun ki, varlık yokluk mücadelesindeyiz....
Şu anki durum o kadar kötü ki, geçmiş bize rahmet gibi gözüküyor. 
Bu güne dair çok farklı değerlendirmelerde var.
'Van'da dönme kriöptoların altın çağının yaşadığını iddia edenler bile mevcut....
İddia sahiplerinin sayısı da azımsanmayacak kadar çok...
 
&&&


Sayın Turan size bu bilgiyi her kim verdiyse….
Size bu yanlışı her kim yaptırdıysa…
O kişi—kişileri güvenilir listenizden söküp atın…
Turan hocam sorunumuzun aktiflerinin neden olduğu dert çok daha derinlerde…
Şu anki imtihanımız daha ağır…
Önceki dönemlere atıfla ‘KEŞKELER’ yüreklerden dillere pelesenk olmuş.
Şu anı kurtarabilsek, geçmişin defterini dürecez de…
Kentin kaderi dürülmek üzere olduğu için geçmişe dönüp bakma vaktimiz yok…


&&&


Turan Hoca ‘Van’ın güncel kaybı yılların toplamından daha fazla’…
Öfke ve korku tavan yapmış…
Kaybettirene öfke, maalesef kaybederim korkusuna yenik düşüyor…
Siyasi kaygı ve kaybederim korkusu ifşanın önündeki en büyük engel…
Şu anki halin dibi olur mu?... Tahmin etmiyorum…
Bu gün ‘Ya Allah’ desek, Van’ın şu anki kaybının telafisi yıllar alacak gibi…


&&&


Dava adamlarının haysiyet cellatlarınca katli…
Davası olmayanların mevcut organizeye akını…
Dindarların başına dinsizlerin atanması….
Dönme kriptoların, devletin kuruşunu dahi koruyanlara tercihi....
Bireysel çıkarlara hizmet etmeyen bürokratlara baskı…
Yıldırma seansları…
Daha düne kadar Sayın Cumhurbaşkanına hakareti yaygınlaştıranlarla aşkı izdivaç…
Atamalarda kripto dönmelerin tercihi..
Ve, bir sürü şey….
Daha önce yazdığım gibi benim ki ‘Doğru bilgi uyarısı’…
                                         
VAN’DAKİ GAZETECİLERİ BİRBİRİNE DÜŞÜRME PLANI
                                                                                       
(Başbakanken) Ahmet Davutoğlu’na Van’ın kanaat önderi diye götürülen internet gazetecisinin organizesiyle düzenlenen toplantılardan biri…
Moraliniz bozulmasın diye isim yazmayacağım…
Biliyorum, derdimizde çok…. Kederimizde…
Birde bu ismi duyarak sebeplerine nefretinizin yükselmesini…
Argo tabirlerle günaha girmenizi istemem…


&&&


Konjonktürel niyet farklı....Örtü 'İş İmkanı'....
Gizli kalması istenen toplantı, Van’daki gazetecileri iş sahibi yapma sosuyla örtülüyor.
Anadolu Ajansına, TRT’ye,  Basın İlan Kurumuna adam alınacak ya….
Bunun için destek, güç lazım...
İşte onun için toplantının birde oturan konuğu olmalı....
Oda var tabi...


&&&


İş ve aş duygusunu yönlendirmeye çalışan oturan konuk;
Konuşmalarının arasında bana da bindirivermiş tabi…(Beni hiç önemsemediğini sözlerinin arasına ekleyerek tabi…) 
Salih Geçken kötü… Ve bir sürü şey…
Daha sonra mı?...
Toplantının gizli kalması yönünde  görüş belirtilmiş. (Öyle diyorlarrrr)
Siyasilerle gazetecilerin görüşme gayet normal bir şey değil mi?
O halde gizlilik niye?...
Endişeye sebep nedenler mi var?...


&&&


Amaç ve niyet farklılılığı iddiamız şundan....
Organizeyi yapanlar, organizenin ifşasına girişivermişler.
Aktarımlarının çoğuna yalan katarak tabi...
Organizeyi yapanlar, ‘Organizeyi Gazeteciler Cemiyeti yaptı, bizde eşlik ettik’deyivermezler mi?
Bu yalan bile tek başına 'Kafaları karışıtıp kalpleri ayrıştırma hamlesi değil midir...'
Ve bir sürü şey…


&&&


Bu toplantının asıl amacı ‘’FUCUR’ gibi gözüküyor…
Diyaloglu gazetecileri birbirine düşürme istek ve arzusu açık ve net…
Toplantıyı düzenle..
Gizli kalsın de…
HİNİN İFŞA OLSUN...


&&&


Keşke, bana iftirada sınır tanımayan internet gazetecisi dahil Van’daki işsiz gazetecilere bir iş verilse…
Onların art niyetine rağmen mutlu olurdum…
Keşke niyetleri bu olsaydı…
Sanki, İş umudu, havuca; fitne, sopaya benziyor..
İlk adımla, son hamle art niyetin ıspatı gibi…
Bence bu toplantı: Pusulası 1000 TL’ye ayarlı gaza getiricilerin, diyalogları iyi olan gazeteciler arasında fitne çıkaramadan , ortaya çıkan hilelerinden başka bir şey değil.... 
‘Rabbim art niyetlileri, niyetleriyle imtihan etsin’ …
 
 
GAZETECİLER NE DİYOR?
Bir gazeteci;
“Normal zamanlarda aramayan....
Sormayan....
Telefonlara bakmayan….
İhtiyacı olunca, yani sıkışınca arıyorsa…
Soruyorsa…
Bir araya gelmek için çaba harcıyorsa…
Bir yıldır aranmayanlar ‘Can kardeş o yazıyı neden beğendin’ diyorsa…
Canım işsiz gazetecilere destek oluruz havucuyla ortaya çıkıyorsa, orada ne samimiyet vardır. Nede iyi niyet” yorumunu yaparken….
Bir diğeri:
Kimse bizi kandırmak için uğraşmasın, bu ilginin nedeni bal gibide ortada….” tespitini yapıyorsa…
Bir diğeri:
Benim yazılarımdan sonra ilginin arttığını belirtiyorsa...
Bence 'Kötü Niyet Mayası'  tutmaz….
 
VAN’DA İKİ BOMBALI SALDIRI….EDİ BESE
 
Her acı, sevinci… Her hüzün, mutluluğu…
Her karanlık aydınlığı döllemiştir…
İnsanlık tarihi, her kötülüğün iyiliğe evrilişinin tarihsel iz düşüme binlerce kez şahit olmuştur.
&&&
Bayram sabahı yaşadığımız acıya rağmen umutluyuz…
Bu acılı günler geçecek…
Ağıtlar bitecek... Beddualar duaya dönecek...
Göz yaşlarımız sevinçlerin ardından dökülecek...
Belki çektiğimiz acıları unutmayacağız...
Tarihsel tekerrürün şahitliğinde, arzuladığımız ve özlemle yad ettiğimiz  mutlu günlere kavuşacağımızdan şüphem yok.....
&&&
Sadece kaybedeni olan bu saldırıların her hangi  bir Kürde katkısı var mı?...
Bu saldırılardan kazançlı çıkan bir tek Kürt gösterebilir misiniz? ...
Patlayan bombaların… Çatışmaların…
Yaşanan ölümlerin en çok kaybedeni biz Kürtler değil miyiz?...
Van’da patlayan bombayla bayramı zehir olanda…
‘Abime ne oldu’ diye ağıt yakan gençte…
Bayram elbisesi kana boyanan 6 yaşındaki çocukta Kürt değil mi?
Allah aşkına bu kadar acı yetmez mi?
EDİ BESE…. EDİ BESE…. EDİ BESE….
 
 

Yorum Ekle



M.SALİH GEÇKEN
Copyright, 2017 © M. Salih Geçken - Kisisel Web Sitesi