Genel kanaate göre;
İsimleri ‘Toplum Algısında’ olumsuzluk yaratan, olumsuz kelimelerle anılan kişi ve kişiler kesinlikle aday olmamalı.
İlk cümleyi biraz daha açmam gerekirse;
1—İsmi, İş Kur elemanlarının işe alımında para alanlar arasında olduğu söylenenler…
2—Toplumun önemli bir kesimi tarafından ‘Van’dan değil de artık başka ilden aday gösterilsin’ diye 'Bıkılanlar'...
3—Türkiye düşmanı uluslararası örümcek örgütlerin , geleceğin yönetici siyasetçileri projesiyle YETİŞTİRENLER-EĞİTİLENLER…(DİKKAT!!!!!!!)
4--Önceki görevlerinde kent için bir şey üretemeyenler...
5--Kentin sosyolojik dokusuyla barışık olmayan, batı hayranı, halk kültürüyle cepheleşenler kesinlikle aday yapılmamalı..
MİLLETVEKİLİ ADAYI KİM OLMALI TARTIŞMALARI
‘Ak Parti Van milletvekili adayları kim olmalı?’ tartışmalarının ‘Sosyolojik Gerçeklikten’ uzak, duygusal formlarla yürütülmesi ülke ve kent için pekte hayır değil…
Siyaset ‘Toplumla’ ‘Siyasanın’ bütünleşmesi ise, sosyolojik doku olmazsa olmazlarımızdan olmalı…
Tercihlerimiz ve stratejimiz, ilin sosyo-politik, sosyo-psikolojik, sosyo/kültürel unsurlarıyla harmanlanan gerçeklikle eş değer olmalıdır.
Mesela;
Toplumun dindarlık düzeyi ve dindarların siyasetten beklentisi konuşuluyor mu?...
Toplumun sosyolojik gerçeği ‘Aşiret Olgusu’ değerlendiriliyor mu?...En güçlü ailelerin varlığı dile getiriliyor mu?
Halkın önemli bir kesiminin algısına yerleşen ‘Kürt Milliyetçiliği’ gerçeği göz önünde bulunduruluyor mu?
Entelektüel donanım ve birikin önemseniyor mu?...
Gündemdeki günlük muhabbetler…
Magazinsel değerlendirmeler..
Bilindik isimler etrafında kümelenmeler…
Biz olmazsak falan filan olura odaklanmalar, ülke ve kent için sadece kayıptır.
Ülkenin kaybı, kazananı olmayan bir sonuçtur.
Sevdiğiniz kişi ısrarıyla, sevdiğiniz ülkeye zarar ‘İHANET’in katmerlisidir.
Küçük beklentilerden ötürü büyük kayıplara kapı aralamak, Abdülhamit’e karşı olan çetenin ihanet psikolojisidir.
Ülkeyi yıkmaya odaklanmış ‘DÜŞMANLARLA’ cephe ortaklığıdır.
En rafine haliyle ‘DUYGUSAL KÖRLÜKTÜR’ ‘İHANETTİR’
Kendinin ve neslinin geleceğini ‘DEFORMEDİR’
‘ÖZÜRLE’ sadece ‘APTALLIKTIR’
AK PARTİ LİSTESİNDE BİR ERTOŞİ NEDEN OLMALI?...
Karşılaştığım tüm sosyolojik parametreler, Ak Parti milletvekili adayları arasında bir ‘Ertoşi’nin varlığını zorunlu kılıyor
Ertoşilerden bir ismin varlığı…
Bu varlığını aile içinde oluşturacağı çekim merkezi rolü her anlamda çok önemli kaynaşmaya ve uyuma katkı sunacaktır..
Sayısal anlamda Van’daki en büyük aşiret ‘Ertoşiler…’
‘Ertoşiler’ içindeki en büyük ailenin ‘Gevdanlar’ olduğunu biliyoruz.
‘Siyaset Sosyolojisi’ bu gerçekliği görmeyi zorunlu kılıyor.
Görmeyince, defans uygulayınca neler olduğunu biliyoruz…
Büyük ailelerin önemli kesimi 2002 yılında ve ilk yerel seçimde AK Partiyi destekledi…
Peki sonra….
Ak Parti içindeki aklı gerilerin defansıyla bu güçlü aileler küstürülmedi mi?…
Duyguları kırılmadı mı?...
Defans uygulanmadı mı?
Ak Partiden uzaklaştırmak için her türlü naniğe başvurmadılar mı?
Bu toplumda yerliler dahil diğer aşiretler ne kadar gerçekse, Ertoşiler de o kadar gerçektir.
Hatta bazı konularda daha gerçektir…
Diğer aşiretler için ifade edilen ve talep edilen her istek ‘Ertoşiler’ içinde haktır.
Hatta bazı konularda daha fazla haktır.
İşte tamda burada:
‘KAZAN’ KAZAN’A odaklanmak…
Küskünlükleri güç birlikteliğine dönüştürmek …
Güçlü ailelerle, yeniden; en doğru birliktelikleri kurmak…
Oluşturulacak çekim merkeziyle devlet-halk bütünlüğüne katkı sunmak için;
ERTOŞİLERDEN BİR İSMİN OLMAZSA OLMAZLARDAN OLDUĞU GERÇEĞİNİ GÖRMEK ZORUNDAYIZ
BAZI İSİMLER VAN'I VE CUMHURBAŞKANINI SEVİYOR OLSALARDI?
Bazı isimler toplum tarafından sevilmediklerini....
İsimlerinin öfke ve kinle anıldıklarını..
Aday listesine girdiklerinde Ak Partinin kesinlikle oy kaybına neden olacaklarını...
Toplumdaki kabullerinin kötü imajla hatırlandığı için varlıklarının sorun olacağını bildikleri halde:
Aday listesine girmek için her türlü mücadeleyi vermeleri sizde ne olabilir?
a- Cumhurbaşkanı sevgisi
b--Dava adamlığı
c--Hizmet aşkı
d--Mücadele azmi
e-Hiç biri
M.SALİH GEÇKEN
Van Büyükşehir adayı Takva Ak Partinin oy'unu artıracak mı?