VAN’DA UYUŞTURUCU KULLANIMINA ZEMİN HAZIRLAYAN SOSYO-POLİTİK SORUNSALLIK
Toplumsal sorunlara neden olan sosyolojik kabus/buhran, sorunun yaşandığı toplumun kendi içinde ürettiği sosyo-politik sorumsuzluktan kaynaklandığını düşünüyorum.
İslam-maneviyatın daha güçlü olduğu tarihsel süreçlerde ve toplumlarda, toplumsal sorunsallık olarak kabul edilen uyuşturucu kullanım-zina-oğlancılık vb. toplumsal ifsada neden olan isyanların yeşereceği alanların oluşmasına ihtiyaç duyulmadığını biliyoruz. Allah’a gönüllü/iradi teslimiyet bu tür hastalıkların sosyolojik zeminini kısıtlamaktadır.
‘Van Gençliğinin’ ‘EROR’ verdiğini, uyuşturucu kullanma yaşının ‘10’lara kadar düştüğünü çok sık duyamaya başladık. Makamların yaptıkları açıklamalar 'GENÇLİĞİMİZİN ' göz göre göre kaybedildiğini işaret ediyor. Gençliğimizin geleceğini kaybettirecek 'ALANIN' güçlendirildiği gerçekliğiyle karşı karşıyayız… Umutlarımızı ve geleceğimizi harmanlayan kötü zemin manevi değerlerle güçlendirilmedikçe kayıpların önüne geçemeyiz.
Uyuşturucu kullanımı ve bekâreti kaybetme yaşının düştüğü; toplumsal sorunlara neden olan eylem-pratiklerin arttığı belirtiliyor. Ensest ilişkiler, oğlancılık, zina, kadına şiddet, boşanma, ötekileştirme ve toplumsal dokuya zarar veren eylemlerin hızını kesmenin en büyük panzehri İslam dini-maneviyattır.
Din karşıtı yapıların hâkim kılınmaya çalışıldığı alanlarda yaşanan-yaşatılan travmalarla toplumsal sorunsallıkların yaygınlaştığını biliyoruz. . Bunların biliniyor olmasına rağmen sosyo-politik gerekçelerle Van özelinde İslam’a Fobinin yaygınlaştırılmaya çalışılması şu an tehlike diye anlatılmaya çalışılan uyuşturucu bataklığının oluşmasının da en büyük nedenlerindendir. Maneviyattan arındırılmış alan, her türlü kötülüğün oluşum zeminini sağlar.
Van özelinde İslam’a ve İslami değerlere savaş açarak gençleri maneviyattan uzaklaştıranlar şu an yaşanan olumsuzlukların zemin hazırlayıcılarıdır. Bunu görmek ve kabul etmek sorunun doğru teşhisi için gereklidir. Toplumsal kaygıya neden olan sorunlara zemin hazırlayanlar aynı zamanda toplumsal sorunlarla mücadele alanı oluşturmaları olumlu bir sonuç vermeyeceği gibi zaman kaybına neden olurlar. Gençliğin ‘Ruh Bunalımı’ yaşamalarına neden olanlar, maneviyat ve dini boşluktan kaynaklanan sorunları tedavi edemeyecekleri gibi yaşanan sorunun kronikleşmesine neden olacaklardır.
O halde gençliğimizi ve toplumumu şu an yaşandığı iddia edilen ifsattan (uyuşturucu-seksüel yaşantı) kurtarabilmek için manevi değerlerle yüklü insanların üstleneceği sorumluluğa ihtiyacımız var. Gençliğimizin ifsadına neden olan küfrü-isyanı bataklık kurutulmadıkça yapılan hiçbir çalışma net sonuç vermeyecektir. İyiliği emretme kötülüğü men etme emri inanmışlık sorumluluğu zaruri kılar. Rahmana verdiğimiz söz bunu gerektiriyor.
M.SALİH GEÇKEN
BARIŞ POSTUNA BÜRÜNMÜŞ AKBABALAR