06 Aralık 2017
YYÜ BATTAL'LA ÇAĞ ATLADI
TUTKU MEDYA YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal yönetime geldikten YYÜ ve Şehir arasındaki kopukluğu gidermek için köylüler ve muhtarlar dahil olmak üzere bir çok farklı alanda toplantı yaptıklarını söyledi.

Van’da yayın yapan Tutku Radyo’da Salih Geçken’in hazırlayıp sunduğu ‘Farklı Açıdan’ programına konuk olan YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal Van’ın hak ettiği yerde olmadığını ama en şanslı dönemi yaşadığını belirtti.  Battal : “Çözüm sürecine destek için yapacağımız çalıştay Türkiye üniversitelerinde bir ilktir.  300 kanaat önderinin aktaracağı bilgiler ve değerlendirmeler birlik ve beraberliğimize katkı sunacaktır. ‘dedi.
 
VAN DEPREMİNDE OLDUĞU GİBİ 76 MİLYON TEK VUCÜT OLDUK


Soma’da yaşanan olay bizim için büyük bir acı oldu. Bu acıdan hemen sonra gördük ki, başta devletimiz olmak üzere 76 milyon insan bir anda kenetlendi. Van depreminden sonra olduğu gibi bir acıyla karşılaştığımız zaman 76 milyon insan adeta tek vücut oluyor. Birbirimize destek olarak acılarımızı paylaşarak hep birlikte sorunların çözümüne kaktı sunuyoruz.  Bizi en çok mutlu eden ve geleceğe güvenle bakmamıza neden olan şey devletimizin yaşanan sıkıntılara hemen müdahale etmesidir. Van Depreminde olduğu gibi devletimiz bütün unsurlarıyla Soma’daydı.
 
YYÜ SOMA’DA YAŞANAN ACI OLAYDAN SONRA YAS İLAN EDEN İLK KURUM OLDU


Soma’da yaşanan acı dolu olaydan sonra  yas ilan eden ilk kurum biz olduk. Mezuniyet ve Bahar Şenlikleri organizasyonlarımızı iptal ederek, aynı gün öğlen yemeğinde İlahiyat Fakültemiz tarafından okunan hatimler vardı onların duasını yaptık. Aynı gün ikindi namazını müteakiben mevlit okuttuk.  Cuma namazından sonrada topluca cenaze namazı kıldık. Yüzüncü Yıl Üniversitesi olarak en üst düzeyde yardım kampanyası başlattık.  Somada hayatını kaybeden vatandaşlarımız yakınları üniversitemizi tercih ettiğinde vakfımızdan burs temin ederek yurtlarımızdan faydalanmalarını sağlayacağız.
 
YYÜ YENİ ÇEHRESİYLE CAZİBE MERKEZİ OLACAK


Prensip ve kişilik gereği ben geçmişi pek konuşmak istemiyorum. Ben bakışı açışının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bir olaya üç kişi bakar ama üç farklı sonuç ortaya çıkar. Bakışımın daha ayrıntılı olduğunu düşünüyorum.  7500 dönüm olan arazimizde hangi taş hangi köşede durur ne işe yarar, hangi su boşuna akar bilirim. Çünkü ben üniversiteyi ailem gibi görüyorum. Benim her şeyim olan üniversitede tam 24 yıldır aşkla görev yapmaya çalışıyorum. Nesiller boyu Van’da olandan daha fazla Vanlı olduğumu söylüyorum.  Yaklaşık 24 yıldır yaptığım ve ailem gibi gördüğüm üniversitede Allah bana yöneticilik nasip etti. Şükrediyorum. İlk günden itibaren gördüğümüz olumsuzlukları olumluya çevirmek için işe koyulduk. Üniversitedeki olumsuzlukların kader olmadığını biliyoruz. En kısa zamanda en doğru hizmeti yapmak için gerekli proje çalışmalarını yaptıktan sonra, hizmet için start verdik.
 
DEPREMDEN SONRA BÜTÜN BİNALAR ELİMİZDEN GEÇTİ


Depremden sonra 300 bin metre kare kapalı alanda güçlendirme çalışması yaptık. Bizlere bağlı olmayan yurtlar dahil bütün kampus alanı elimizden geçti.
 
ÜNİVERSİTENİN GÖRÜNTÜSÜ KÖTÜYDÜ


Kampüsümüzdeki çevre düzenlemesi çok kötüydü. Bizde kısa sürede çevre düzenlemesine başladık. 80 li yıllarda planlanan şu an kullandığımız mevcut yol bizim ihtiyacımız cevap vermediği için karşımıza sorun olarak çıktı. 5 ile 6 bin civarında öğrenci düşünülerek yapılan alt yapı projeleri, yol planlaması artan sayızımıdan ötürü sorundu. Önce yolu değişmemiz gerektiğini düşündük. İki yönlü düşündüğümüz çevre yolu projemizi hayata geçirdik. Daha sonra kanalizasyon ve isale hattını yeniden düzenleyerek bitirdik.  Yeşillendirme çalışmaları, yürüyüş alanları, dinlenme alanları çalışmalarımız devam ediyor.
 
YYÜ’DE ŞU AN KULLANILAN YOL TRAFİĞE KAPATILACAK


Öğrencilerimizin rahat gezebileceği boş zamanını geçirebileceği sahil yolumuz var ama öğrenci sayımızı 26 olduğu için artık oralar yetmiyor. Bunlarla birlikte kampus için rahat gezebileceği, oturabileceği bir yayalaştırma alanına ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Çevre yolumuz açılınca eskiden kullanılan ana yolu trafiğe kapatıyoruz. O alanlarda cafeler, havuzlar, amfiler olacak. Öğrencilerimiz rahat ve huzurlu bir ortam geçirmesi için çalışıyoruz. Çalışmalarımız bitti. Çok yakında çalışmalar başlayacak. İçinde yarım olimpik havuzu olan spor salonumuzun ihalesini yaptık. Onun çalışmaları da çok yakında başlayacak.
 
DEPREMDE SONRA BİR SANİYEMİZ BOŞA GEÇMEDİ


Depremde bir saniyemiz boşa geçmiş olsaydı üniversitemiz bu gün bu halde olmazdı. Depremden sonra üniversitemizde atmamız gereken adımları attık. Depremden önce üç defa avm için ihaleye çıktık. Önce 25 yıllığına çıkmıştık iş adamlarımız artırılması yönünde taleplerinden sonra bunu 35 yıla çıkardık ama talep olmadı. Bu eksikliği kurum olarak gidermek için çalışmalarımız başladı. Öyle tahmin ediyorum iş adamlarımız ihaleye katılmadıkları için pişman olacaklar.
 
AKADEMİK, İDARİ PERSONEL VE ÖĞRENCİLER BANA ANINDA ULAŞABİLİYOR


Öğrenciler bir sorun yaşadığında bana çok rahat ulaşabiliyorlar. Kimileri cep telefonundan yazıyor. Kimileri sosyal medyadan yazıyorlar. Ben anında onlara geri dönüyorum. Bu ilişkiler benim bir günde en fazla yarım satımı alıyor. Çalışmalarıma engelde olmuyor. Öğrenciler bazen çok özel sorunlarını bana anlatıyor. Örnek vermeme gerekirse bir öğrencim intihar edeceğini söylemişti. Oturduk konuştuk, oldukça güzel sonuçlar aldık. Tabi akademik ve idari personellerimde bana çok rahat ulaşıyor. Hatta kendilerine haksızlık yaptığımı söyleyenlerde var. Bana bir sorun aktardıklarında kendilerine geri dönüş yapıyorum. Konuşuyoruz.
 
YYÜ TÜRKİYE’DE BİR İLKE DAHA İMZA ATTI


YYÜ Stratejik Araştırmalar Merkezi tarafında düzenlenen Çözüm süreci çalıştayına başladık.  . Her insan kendini ifade etmeli diye düşünüyorum. Tabi bunu kırmadan dökmeden yapmalıyız. Çözüm süreci tartışılıyor. Konuşuluyor. Sayın başbakanımızın attığı bu adım bütün hesapları bozdu. Burada bize düşen bir şey vardı. Toplumun saygı duyduğu ve dinlediği insanlar ne diyor. Ne anlatıyorlar. Bizde o saygın insanların söylemlerini dinleyerek kitaplaştırmak istiyoruz. Bakın bu bölgeye hiç gelmeyen ya da bir iki saatliğine gelip bölge hakkında yorumlar yapıyorlar. Bu bölge hakkında yapılan yorumların çoğunun doğru olmadığını görüyoruz. Bu bölgeyi bilen bölge insanın yapacağı tespitlerin daha doğru olacağını düşündüğümüz için böyle bir çalışma başlattık. İkinci ayağında ise bu konuşmaların bilimsel bakış açışıyla bir değerlendirmesi olacaktır.
 
VAN HAK ETTİĞİ NOKTADA DEĞİL


Van çok şanslı bir dönemini geçiriyor. Gerek STK’ları yöneten başkanlarımızı gerek kurum ve kuruluşlar gerek şu anki valimi ve daha önceki valimi ve belediye yöneticilerinde Van’ın hak ettiği yerde olmadığı algısı var.  Van misyonu yüksek ve misyonunun gerektiği noktaya çekilmesi gerekiyor. Bunun için herkesin üstüne düşeni yapması gerektiğini söylüyoruz
 
DOĞRU VE İSTİKRARLI BÜYÜME İÇİN ÜNİVERSİTELER ŞART


Ben Van’a benzedikleri için Kayseri, Gaziantep ve Malatya illerine örnekliyorum. Bakın Kayseri gelişimin tamamlamış yoluna güvenli bir şekilde devam ediyor. Gaziantep bu noktaya gelmek üzeredir. Malatya bu noktada tırmanıyor, bizden daha iyi noktadır. Bakın bu iller üniversitelerle en doğru ilişkiyi kurdukları için hedeflenen noktayı daha erken yakalamış ve başarılı olmuşlardır.  Ben Gaziantep de vergi rekortmeni olan bir vatandaşımızı dinledim. Hatta Van’a davet ettim. Öğrencilerimize bir seminer vermesi için davet ettiğim rekortmen ‘Benim aylık bir iki bin lira gelirimiz vardı. Biz üniversite ile kontak kurduktan sonra gelişmeye başladık’ demişti.   Dünyada üniversitelerle iş birliğine için girenlerin kazandığını görüyoruz.
 
ÜNİVERSİTE VE ŞEHİR KOPUKTU


Üniversite ile şehir arasında kopukluk vardı. Ben göreve atanır atanmaz senato toplantılarını sektörlerle yapmaya başladık. VAN TSO ile, Van Et’le, Van Mermerle toplantı yaptık. Köylere gittik. Muhtarlarla toplantı yaptık. Herkese kapımızın açık olduğunu, rahatsız edilmek istediğimiz kendilerine söyledik. Karşılıklı diyalogla ilişkiler belli seviyeye geldi. Yatırım yapmak isteyen vatandaşlarımızı bizim ilgili birimlerle diyaloga geçmeye başladık. Belediye başkanlarıyla yaptığımız toplantılarda kendilerine de söylediğimiz gibi ‘Biz rahatsız edilmek istiyoruz.’ Kentin gelişimi için ne gerekiyorsa hep birlikte yapmak için ortaklaştığımız birçok ortak nokta oluşmaya başlandı.
 
YYÜ KABUĞUNU KIRDI BARDAĞIN BÜTÜN BOŞLUĞU DOLDU HER DAMLA ÇEVRESİNE TAŞMAYA BAŞLADI


Öğretim üye sayımız 700 u geçti. Öğretim elemanlarıyla birlikte sayımız 1500 i buldu. Bu sayı ciddi bir kalifiye eleman demektir. Üniversitemiz kabuğunu kırdı. Bardağın bütün boşluğunu doldurdu. Her damla çevresine taşıyor artık. Bundan Van ve bölgemiz yararlanacaktır. Yabancı öğrencilerimizle birlikte uluslar arası düzeyde gelişim sağlamaya başladık. Depremden sonra giden öğretim üyelerimizden gelmek isteyenler var. Düzgün diyaloglardan ötürü yaşanan gelişime katkı sunmak ve bizimle çalışma isteklerini bildiriyorlar.  Benim 24 saat telefonum açık ve her türlü desteği sunmak için onlardan istek bekliyoruz.
 
YYÜ HAKKINDAN OLUŞAN OLUMSUZ ALGI DÖNÜŞMEYE BAŞLADI


Depremden sonra bize YYÜ öğretim üyesi ve öğrenci gelip gelmeyeceği sorulurdu.  Ben o dönemde daha iyi olacağını söylüyordum. Biz konteynırda eğitim verdiğimiz dönemde bile kontenjan artışımız oldu. 120 civarında olan devlet üniversiteleri arasında 26 sıradayız. Bütün üniversiteler dikkate alındığında 180 üniversite arasında 32 nci sıralardayız. 30 yıllık üniversite olmamıza rağmen son zamanda yaptığımız ataklarla çok önemli yerlere geldik.  Depremden sonra yüzde 50 ile yüzde 400 arasında büyüdük. Bu büyüme küçük değil. Bunu kabul etmek gerekir.
 
Sanayicimiz SANTES projeleri yapılıyor. Sanayicimizin AR-GE si geliştiriliyor. Tekno Kent kuruldu. Tekno Kent’te VAN TSO, Belediye, İŞ GEM gibi kurumlarda bizimle ortaktır. Bu çalışmalar bizimle şehirle ayağımız güçlendiriyor.  Bir mucit kimseye ulaşamayınca sosyal medyadan bana ulaştı. Bende ilgili bürokratlarla görüştürdüm.
 
Diğer üniversitelerle ortak projeler geliştiriyoruz. Ödül alan öğretim üyelerim var. Sağlık hizmetleri için şehir dışından Van’a gelenler var. Yaptığımız bu çalışmalardan ötürü geçmişten gelen olumsuz algı kırıldı. Tabi bu olumsuz algının hepten yok edilmesi için biraz zamana ihtiyacımız var.’dedi.  


Yorum Ekle



M.SALİH GEÇKEN
Copyright, 2017 © M. Salih Geçken - Kisisel Web Sitesi