Ziya Türk’e ait internet sitesinde ismimin geçtiği yazıda: ‘PKK terör örgütünün Van’da güçlü gösterilme algısına engel olduğu için Salih Geçken'in yalan, iftira ve karalamaları ile karşı karşıya kalan Gazeteci Ziya Türk, hakkında itibar suikastı yapılmak için yayınlanan yalan ve iftira dolu yazıları yargıya taşıdı’ deniliyor.
İftira içerikli yazıda Ziya Türk’ün PKK’nin güçlü gösterilmesine karşı mücadele ettiğini, benim seni iftiralarla yıprattığım belirtiliyor. Yani ben PKK’yı destekleyenlerden oluyorum. Bir kısmını paylaştığım yazının Ziya Türk tarafından yazıldığını düşünüyorum. Daha önce bu mihvalde iftira atan Türk’ün bu tarz yazıyı yazacak olması beni şaşırtmaz. Ben yazılarımda sadece soru sormuş, cevap beklemiştim. Bu yazılarımda ne yorum vardı nede itham.
Ziya Türk bu kentin mukimleri, zor zamanların alandaki kahraman siyasileri, terörün alanda ve algıda daha güçlü olduğu dönemde teröre direnen bürokratları; velhasıl inandığı değerleri için ölümüne mücadele eden kahramanlarını da bilir, geniş zamanın sahtekarlarını da bilir. Şahsınla ilgili alan çalışmam ve literatür taramam bitmek üzere olduğu için yazımı çok fazla uzatmadan bir soruyla devam edersem:
Ziya Türk, benim yazılarımdan ötürü başta zamanın İHD Başkanı ve yönetiminin beni şikâyetinden sonra başta Roj Tv olmak üzere, PKK’nin tüm haber ajanslarında ve PKK’ye destek veren haber birimlerinde, DHKP-C ve TİKKO’yu destekleyen sitelerinde yayınlanan resimlerimle ‘Vanlı Faşist Yazar’ ibareleriyle saldırıya uğrarken, SEN VAN’DA HANGİ STK’DA BAŞKAN YARDIMCILIĞI YAPIYORDUN? (Açıkla da kurtul be Ziya. Başkan yardımcılığı yaptığın dernek şu an korkmanı yada çekinmeni gerektirecek bir dernek miydi?) Tamda o zamanlar ben ve bana destek yazılarından ötürü hedefe konan Sinan Başak ve rahmetli A. Halim Almalı her türlü saldırılarla karşı karşıyayken sen vatanseverlik örneği göstererek Aysel Tuğluk’u çalıştığın radyoda konuk alarak bir sürü propaganda yaptırdın değil mi? (Bu konuyla ilgili 2018 yılında yazdığın yazıya daha sonra değineceğim)
Ziya Türk, basın mensuplarının ve siyasi parti başkanlarının davetli olduğu iftar yemeğinden sonraki sohbette kentin en yetkili yöneticisine Ziraat Bankasının karşısındaki binada Apo’nun resminin asılı olmasından ötürü rahatsızlığını dilen getiren ‘BENİ’ ve iki partinin il başkanlarını gidip o cenaha şikâyet edenler PKK ile mücadele etmiyorlardı. İnandığı değerler çerçevesinde mücadele edenleri ‘Müşahede’ ettiriyorlardı.
Ziya Türk, kendi hakkında PKK’nin güçlü gösterilmesine karşı mücadele ediyor gibi oluşturmaya çalışıyorsun ya, şu an PKK’nın ülke içinde gücü ya da direnci mi kaldı? Yapma be Ziya, bak yine geriden geliyorsun. Halkın kelam ve kaleme ihtiyaç duyduğunda ortalıkta görünmediğin gibi şu an örgütün en ateşli savunucuları bile sus pusken sen kime karşı mücadele ediyorsun? Zor zamanlarda tek yazına yorumuna ve katkına şahit olmadığımız sen, alanda ve algıda bitirilme noktasına getirilmiş terör örgütüyle mücadele ettiğini yazıyorsun. Hayali kahramanlığına inanmamızı bekliyorsan kusura bakma, biz asıl kahramanlara harakeret edemeyiz. Bu arada, tüm terör örgütlerine karşı onur ve cesaretiyle karşı durmuş insanlara attığın iftiralarla, algılarda PKK ile ilişkilendirmeye çalışarak mı PKK ile mücadele ediyorsun?
Ziya, çalıştığın radyoda Aysel Tuğluk’u konuk alıp propaganda yaptırdığın zaman kalem ve kelamla mücadele, vatanperverliğin en güçlü göstergelerindendi, sen yoktun. PKK ve destekçileriyle kalem ve kelamla mücadelenin dönemi yıllar önce daha değerli ve samimiydi be Ziya. Şimdi her yer hallaç pamuğu, devlet her tarafı kontrol altına almışken kahramanlığa soyunmaya gerek yok be Ziya. Bu dönemin kahramanlığından çokta bir şey çıkmaz diyorum. Bir kaç basın mensubu birkaç kere ölümden kıl payı ile kurtulurken, sen ismini açıklamaktan korktuğun o dernekte güvenle ‘Başkan Yardımcılığı’ yapıyorken, bu toplumun kahramanlara daha çok ihtiyacı vardı değil mi? Kelam ve kalem mücadelesinin ölüme eş değer olduğu, tehditlerin bininin bir olduğu o zaman sen yoktun dersem, sana iftira atmış olmam değil mi? O zamanlarda tek bir destek yazını okumadık, duymadık, görmedik. Yanılıyorsak bizi düzelt.
NOT:
1--Ziya Türk şu an elime ulaşan evrakta ‘ZİYA TÜRK KRİPTO FETÖCÜ MÜDÜR? ve VAN’DAKİ GAZETECİYE KADIN İSTİSMARI SORULARI? Başlıklı yazılarıma tekzip şikâyetin ‘RET EDİLMİŞ’ diğer şikâyetinin evrakı elime ulaşınca onu da paylaşmaktan çekinmeyeceğim. 22/07/202 – 2020/2289 D.İş
2--Ziya Türk, bizi şikayette senin 'Kamu Görevlisi' olduğun ibareyi görünc şaşırdım. Senin kamu görevlisi olmam mümkün değil. Bir yerel gazetede sigortalı olarak çalışıyor gözüküyorsun. Avukatın bizi şikâyette seni ‘Kamu Görevlisi’ olarak belirtmiş, bu konuda bizi bilgilendirir misin? Hangi kamunun hangi görevi?
Yorum değerli okuyucuların…