KÜRTLERLE- RUSLAR ORTAK BİR ZEMİNDE BULUŞABİLİRLER Mİ? -1- İsmini veremeyeceğim bir arkadaşla Türkiye ve Rusya arasında yaşanan krizi konuşuyoruz. Bakış farklılığımız yorumlarımıza yansıyor. O beni ‘Gerçekliği Görmemekle' suçlarken, ben ‘Tarihsel Gerçekliğe’ dikkat çekmeye çalışıyordum.
Arkadaş ‘Putin’in bir çağırısıyla fhşeler bile (özür dilerim) Rusya’ya geri döndü. Bu dönüş bile Putin’in karizmatik bir lider olduğunu gösterir’ cümlesinin ardından ben ‘Rus fhşler (özür diliyorum) ülkesinin çıkarına, liderinin tavsiyesine bizden daha sadık davranıyorsa bu kıyas bizim ayıbımızın büyüklüğünü göstermez mi?’ söylemim buz gibi bir hava estirdi diyebilirim. Sadakat testinden geçenlerle kalanların imtihanı böyle bir şey olsa gerek.
Başta belirttiğim gibi tarihsel gerçekliğin bizleri daha doğru bir sonuca ulaşatıracağına inandığım için bu mihvalde değerlendirmenin daha doğru olacağını düşünüyorum.
Kürtler isteselerde Rusların zülmünü unutamazlar. Kürtlerin karşı karşıya kaldığı bir kaç kıyımdan biri de Rusların desteğiyle Ermeni çetelerinin başta Van olmak üzere bölgede yaptıkları katliamlardır. Mesela benim Babam ve Annem’in soyundan yüzlerce insan katledilmiştir. İşgale maruz kalmış bölgelerde yakınını kaybetmeyen Kürt aile yok gibi. Kürtler o dönemde çok sıkıntılı ve ölümlü göçe maruz kalmışlar. Binlerce Kürt aile uzun bir süre yaşadığı toprakları terk etmek zorunda kaldığını herkes biliyor.
Rusların desteğiyle Ermeni çetelerin Kürt Kıyımı 15—20 Nisan 1915 tarihinde başlayarak 1918’lere kadar devam etti. Ruslar, 1917 ihtilalinden sonra çekilmek zorunda kalıncaya kadar Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları yerlerdeki katliamların baş sorumlusudur. Yaklaşık üç yıl süren kıyımda Van ve civar illerden yaklaşık 100.000 kişi katledildi. O katliamların yaşandığı dönemde Van’da ve civar illerden göç etmek zorunda kalan binlerce Kürt aile başta Konya olmak üzere farklı illere hicret etmek zorunda kaldılar. Bu zorunlu göç bile yüzlerce ailenini dağılmasına neden olmuştu.
Bu tarihsel gerçekliği unutmamız mümkün mü? Tarihin belleklerinde o katliamların izi henüz silinmemişken, Kürtlerin konjüktürel tekpiyle Ruslarla dosta olabilme ihtimalini düşünmek bile hayaciliktir. Kürtler çok iyi biliyorki, atalarının katili olan Ruslar kendi menfaatleri için bu günde Kürtleri katledebileceği gibi alışkanlık haline getirdiği için Kürtleri sırtından vuracaktır. Zamanında bu ihanetleri ve çıkarsal desteklerini Kürtler en acı bir tecrübeyle yaşamadılar mı? Sovyet Rusların desteğiyle 1946 yılında kurulan Mahabad Kürt Cumhuriyeti, Sovyet Rusyanın göz yummasıyla bir yıl sonra kanlı bir şekilde ortadan kaldırılmadı mı? Binlerce Kürt Rus oyunuyla kıyıma maruz kalmadı mı?
Konjoktürel tepkiden kaynaklanan beklentilerle, Ruslarla Kürtleri bir araya getirme çabası sonuçlanabilir mi? Tahmin etmiyorum. Bu atılım ve beklenti Kürtler arasındaki duygusal kopuşu derinleştirir. Bu yönelim Kürtler hiç bir fayda sağlamaz. Ülke içi muhalefet ve eleştiri, Kürtleri zamanında katletmiş, ihaneti tecrübeyle belli Ruslara angajeye çalışmanın toplumsal karşılığı olmayacaktır. Sol Seküler Kürtlerin bile kabul etmekte zorlanacağı bu tür yanaşma eylemlerden vaz geçilmesini umut ediyorum. Devam edecek...
| |