12 Kasım 2017
IŞİD ÜZERİNDEN PLANLANAN BÜYÜK KÜRDİSTAN PROJESİ
IŞİD dünya basınında boy vermeye başladığı ilk günlerden bu günlere kadar yapılan yorumların tam aksi bir düşünceye sahip olmama rağmen susmayı tercih edenlerdenim.

IŞİD ÜZERİNDEN PLANLANAN BÜYÜK KÜRDİSTAN PROJESİ

 

IŞİD dünya basınında boy vermeye başladığı ilk günlerden bu günlere kadar yapılan yorumların tam aksi bir düşünceye sahip olmama rağmen  susmayı tercih edenlerdenim.  Tarihsel gerçeklik ve benzerlikler yeni dünya haritasında arzu edilen ‘BÜYÜK KÜRDİSTAN’ için oluşan IŞİD algısının manipülatif operasyona dönüştürüleceği  düşüncesi zihinsel dünyamı ilk günden beri baskıladı. 

 

Küresel güçlerin yeniden çizilecek ‘Dünya Haritasında’ görmek istedikleri bir KÜRDİSTAN’ın olduğunu, bu arzu ve isteğin biliniyor olmasına rağmen,  bu  gerçekliğin  göz ardı edildiği  yorumlar  hataya neden oluyor. Olmayada devam edecektir. .

 

Asıl kavganın yeni KÜRDİSTAN’ın kimin denetiminde olacağı yönünde sürdürüldüğünü düşünüyorum.  IŞİD üzerinden verilen asıl kavganın ve angajmanın bu yönde olduğunu söylemek çokta zorlayıcı bir düşünce olmaz. Barzani’nin son yaptığı açıklamaya bakılırsa, Ortaklaşan güçler IŞİD üzerinden düzenledikleri operasyonla kurulması tasarlanan daha geniş topraklara sahip KÜRDİSTAN’ yönetimi tercihini Barzani ailesinden yana kullandıklarını söyleyebiliriz.

 

Dünyanın dikkatini IŞİD angajmanıyla bölgeye çeken güçler, yeni yüzyılda hayat hakkı sunmak istedikleri 'KÜRDİSTAN’ projesinin duygusallık ikliminde kalplere yerleşmesi için ‘Mazlum Kürtler’ algısının duygusal operasyona evrildiğini görebiliriz.  Oluşturulan ‘Mazlum Kürtler’ algısının kurtarıcıları ise ‘Peşmerge’ olarak gösterilmesinin arka planında gerçek niyetin pratize edilmesidir. Kim ne derse desin bu algısal operasyonda kaybetirilen PKK-PYD olurken,  kazandırılan  ise Peşmerge oldu. Arzu edilen projenin  aşamalarından birinin daha hayata geçirildiğini müşahede ediyoruz. 

 

IŞİD’ın batı projesi olduğunu dile getirenler aynı batının yeni yüzyılda bölgesel dizaynda  ‘KÜRDİSTAN’ olgusunu unutmuş olmalarından kaynaklanan hata gerçeklerin görülmesine engel oluyor.  Batılı ülkeler kendi sınırları içinde yaşanma ihtimali olan sorunsallığı minimize etmek için Ortadoğu’da abilik rolüne soyunması tarihsel gerçeklik olarak hafızalarımızda canlılığını koruyor. 

 

IŞİD batının Büyük Kürdistan için kullandığı bir şal olduğu zamanla ortaya çıkacaktır. Yeni Türkiye’nin de kendi sınırları dışında gerçekleşecek ‘KÜRDİSTAN’a  karşı çıkmayacakları, Barzani ailesi yönetiminde güvenlik altına alınacak sınırlarla daha güvenilir bir KÜRDİSTAN  projesini destekleyebileceklerini  tahmin ediyorum.

 

ABD’li generalle aralarında geçen konuşmayı aktaran Barzani, ''Benim planımı sordular. Ben planımın Sykes-Picot’u (Ortadoğu’nun şu anki haritasının çizildiği 1916 yılında Fransa ile İngiltere arasında imzalanan anlaşma) değiştirmek olduğunu söyledim''  diyor. Daha düne kadar küresel güçlerin her türlü desteğine ihtiyacı olduğunu dile getiren, IŞİD’le mücadele edebilmek  için açık açık destek isteyen  bir kimlik yada kişilik nasıl oluyor da sınır değişiminden bu kadar cesurca bahsedebiliyor. Sizlerde benim gibi güç=muhtaç eşitlemesinin doğru olmayacağını, yaşanan realitenin bu aktarımın tersine işlediğini  ifade edenlerdenseniz, o halde geniş topraklı Kürdistan’ın IŞİD üzerinden planlandığını düşünebilirsiniz.   

Yorum Ekle



M.SALİH GEÇKEN
Copyright, 2017 © M. Salih Geçken - Kisisel Web Sitesi