26 Aralık 2022
HDP-DEVA İTTİFAK MI KURDU?

CHP Eski Genel Sekreteri Mehmet Sevingen'in, DEVA-HDP ittifakı iddiası ilgimi çekti. Böyle bir ittifak olursa ne olur? DEVA’nın sonu Yeni Türkiye Partisi gibi olur mu?  

 

Mehmet Sevingen şu anki siyasi konjonktürde çokta şaşılmayacak bir iddiayla "Eğer HDP kapatılırsa, HDP'li vekiller seçime bağımsız girmeyecekler. DEVA Partisi'nden girecekler. Ali Babacan Doğu ve Güney Doğu'da anlaşma yaptı" açıklamasını iki aşiret büyüğünün şahitliğine bağlayarak, isimlerini açıklayabileceğini söyledi. 

 

Ali Babacan'ın "Kürt sorunu var ve çözümü eşit vatandaşlıktan geçiyor" sözlerini yorumlayan siyaset sosyologları HDP’li seçmenle ilişkilerini geliştirmeye yönelik mesaj olarak yorumlanmıştı. Babacan'ın ilgili ilgisiz yerlerde Demirtaş'a haksızlık yapıldı vurgusu; Babacan'ın Demirtaş'a "Yav arkadaş merak etme. Senin partin kapatıldığı zaman benim partim burada" mesajı verdiği yazılmıştı. Bu iddia ve söylem bana “partisinin kapısını bu sosyolojik tabana ilk açan Erdal İnönü’nün hazin kaybını’ hatırlattı.  Tarih tekerrür edebilir miydi? Çok oy alayım düşüncesi bu tekerrürü yeniden tarihin iz düşümüne ekleyebilir. İmamoğlu'nun şu an içine düştüğü durum en taze örneklendendir.  

 

12 Aralık'ta, DSP'nin eski Genel Başkanı Masum Türker’in ‘de konuk olduğu programda, Kemal Kılıçdaroğlu kendi adaylığı konusunda Meral Akşener'i ikna edemezse, masadan bir kişi aday yapılacak yorumuna, Güler'in "İmamoğlu" sözlerini tebessümle onaylamıştı. Bir çok kişi tarafından dile getirilen  Deva- HDP ittifakını, sosyolojik gerçekliklerden uzak bölge danışmalarından kaynaklanıyorsa felaket; küresel ricaysa ölüm demektir.  

 

Babacan'ın Van'ı ilk ziyaretinde basınla buluşmasında kendisine "Parti programınızı ve teşkilatlanma modelinizi incelediğimde partinizi 1961'de Ekrem Alican'ın[1] kurduğu 'Yeni Türkiye Partisi' yöntemine benzetiyorum. Partinizi kurarken YTP'yi örneklediniz mi?"  diye sormuş, aldığım cevap sorumu tam olarak karşılamamıştı.

 

Ali Babacan’ın daha sonraki zamanlarda Van’a yapacağı ziyarette Kadim Aşiretler Federasyonu’nu ziyaret etme-etmeme ikileminde, DEVA Genel Merkezinden sorulması üzerine ‘zararı olmaz’ yorumum olmuştu. Bence ziyaret iyide oldu. Bu ziyaretten sonraki gün düzenlenen basın toplantısında Sayın Babacan’ı “Yüzünüzü Avrupa’ya dönen bir partisiniz, burada da aşiretleri ziyaret ettiğiniz. İki kültürü nasıl bütünleştireceksiniz?’ sorumada cevap alamamış. Daha sonra Sayın MEE.’den sorumu eleştiri olarak algıladıklarını duyunca, kitabıma eklemek istediğim sorumun yanlış anlaşıldığını anlamıştım.

 

Yazıyı uzatmadan soracak olursak, 'İttifak olsa dahi HDP'li seçmen Babacan'ı hazmeder mi?' Aşiretler Babacan’a ne kadar destek verir? Cevabı olsa da alanda kısmen çalışmayı gerektiren bir soru. Şu anki sosyo-psikolojide ‘HDP’li Seçmen’ ve ‘Aşiretler’ çokta hazır gözükmüyor. En parklak döneminde bile İmamoğlu tam olarak hazmedilmemişti. Diğer bir soru  'HDP bu ittifakı zorlarsa, HDP'li seçmende ne kadar kayma olur?'

 

Sayın Babacan’ın kendisiyle büyüyen Erdoğan’a yönelik kırıcı diline ve  pratiklerini eleştirime rağmen, Babacan’ın siyasi ömrünün, Ekrem Alican’ın siyasi ömrü gibi ‘KISA’ olmasını arzulamam. 


[1] DP’den milletvekili seçilen Ekrem Alican daha sonra rahmetli Menderes'e düşmanlıkta şöhret olmuştu. Asker ve iş adamlarının  desteğiyle kurulan Yeni Türkiye Partisi bölge illerinde aşiretlerle kurduğu ilişkiden ötürü Türkiye'nin ilk aşiret partisi olarak tanımlanmıştı. 1961'de Türkiye'de kazandığı 13 milletvekilinden 3'ünü(İhsan Bedirhanoğlu, Muslih Görentaş, Şükrü Kösereisoğlu) Van'dan çıkarmıştı.  1965'te Türkiye'de kazandığı üç vekilden birini (Muslih Görentaş) Van'dan çıkarmıştı. YTP kısa süre sonra siyaset sahnesinden silinmişti. 

 

 

Yorum Ekle



M.SALİH GEÇKEN
Copyright, 2017 © M. Salih Geçken - Kisisel Web Sitesi