‘Van’da
ve bölgede AK Parti ve Aşiretler arasındaki duvarı kim ördüyse katil odur’
başlıklı yazımda bizce bilinmeyen sebeplerden ötürü Van özelinde ve bölgede
yerel dinamiklerden kaynaklı, aşiretlere karşı uygulanan defans ve mobbingin aşiret
mensuplarının başka alanlara kaymasının öncü nedenleri arasında olduğunu
yazmıştım.
Başka bir değerlendirmem de ‘Başkale Sendromu’ nun siyaset
sosyolojisi için önemli bir örneklem olduğunu, Ak Partiden HDP’ye kayışta Kürt
milliyetçiliğinin sürece ivme kazandırdığını tespit etmiştim.
Şimdi ise ‘Farklı beklentiler içinde olan bir kaç bürokrat
ve siyasinin, kentin sosyo/kültürel-sosyo/politik dokusunu bilmeyen bürokrasinin
Küresünniler güvenilir aşirettir’ algısını dayatmalarının ve evrilmelerinin sosyal dokuya bu güne kadar
verilmemiş zararı vereceğini, toplumda öfke volümünün tavan yapacağını düşünüyorum.
Van özelinde şu an ‘Küresünniler
güvenilir aşirettir’, algısı üzerinden yürütülen çalışmaların yaratacağı
sosyo/kültürel—sosyo/politik kırılmaların telafisinin çok uzun zaman alacağını,
Van’da ve bölgede algılasal döllenmeyle kısa sürede zemin bulabilecek ‘Kürt
Aşiretler dışlanıyor, Kürt Aşiretler ötekileştiriliyor, Kürtler Küresünniler
eliyle terbiye ediliyor.’ Vb. gibi söylemlerin yüksek sesle dile getirileceğini,
bu söylemlerin sosyo/kültürel-sosyo/politik nedenlerden ötürü toplumda hızla
yaygınlaşacağını bununda 2019 Türkiye’sine zarar vereceğini düşünüyorum.
Güvenilir, güvenilmez aşiretler algısına neden
olabilecek hatalı pratikler, fitne
ekicilerin işlerini ve eylemlerini kolaylaştıracak, bazı aşiretlerin negatif
duygularını harekete geçirerek aşiretler arasındaki öfke ve kine neden
olacaktır.
Şu an Van’da algısal etkinliği daha sık görülmeye başlanan ‘Küresünniler güvenilir aşirettir’
algısından kaynaklı ‘Alandaki paylaşım dengesizliği’ Van’daki diğer aşiretlerde kırılmalara neden olacağı gibi toplumdaki bütünleşme zeminine ciddi zarar verecektir.
Aşiretler
ve toplumsal yapılar arasında yanlış anlaşılmaya müsait yanlış-yanlı pratiklerin
istikrarı devam ederse, Küresünniler toplumun
önemli bir kesimi tarafından öteki konumuna oturtulacak, öfke unsurlarının
hedefi haline gelecektir.
Aşiret mensupları arasında iyiler olduğu gibi kötülerde
vardır. Benimde Küresünni Aşireti içinde kendilerine çok değer verdiğim kardeşlerim
olduğu gibi, Gevdan, Giravyan, Mamhuran vb. aşiret içinde onlarca aşiret mensubu kardeşlerim vardır.
Aşiretler
bu bölgenin sosyolojik gerçeğidir. Geçmişe kıyasla aşiret büyüklerinin aldığı
kararlara uyumda duyarlılık ve biatin azalması, aşiret gerçeğini ortadan
kaldırmıyor. Aşiretlerle diyalog zaruri,
hepsine güven mecburidir.
Van
özelinde aşiretlerle ilgili içinden çıkılması uzun yıllar alacak hatta daha
ciddi sıkıntılara neden olacak sosyo/kültürel
bir hataya doğru gidiliyor. Bu tehlikenin fark edilmesinin ülke ve
bölgeye daha faydalı olacağını düşünüyorum.
Bu ülkenin 2019 yılında ve şu an Ortadoğu’da
verilen vekalet savaşanın asillere dönüşmesinde tüm aşiretlere ihtiyacımızın
olacağı gerçeğini kimse göz ardı edemez.
Kalın sağlıcakla…